Vehbi Koç'tan Vedia Mükemmeliyet Merkezi

Sonsuza Kadar

Anılmak

...
Modern dünyanın gelişmiş ülkeleriyle aramızdaki farkı kapatabilmemiz ve gelecek için hazır olmamız için, gençlerimizi elimizden gelen en iyi şekilde eğitmemiz gerekmektedir.

Sonsuza kadar şükranla anılmak

1917’de Ankara’da, babasının yanında ticaret hayatına atılan Vehbi Koç, küllerinden doğan genç Cumhuriyet’in sanayileşme ve çağdaşlaşma atılımının ön saflarında yer aldı, ülkesinin ekonomik tarihinde öncü bir rol üstlendi. 1926’da temeline ilk harcını koyduğu, bugünse küresel bir güç olma yolunda hızla ilerleyen Koç Topluluğu ile 95 yıllık hayatı boyunca Türkiye’nin yüz akı bir kurum yarattı. Ülkesinin sanayi kalkınmasındaki benzersiz konumunun yanı sıra “insani ve milli bir vazife addederek zevkle yaptığı hayır işleri”ne de öncülük etti. Geleceğin aydınlık Türkiyesi’nin inşaası için eğitim, sağlık ve kültür-sanat alanlarındaki girişimleriyle, toplum yararına örnek katkılarda bulundu.

 1946 yılında Vehbi Koç genç bir iş adamı olarak ABD’ye gerçekleştirdiği ziyareti esnasında gözlemlediği girişimci sivil vakıfların, özellikle eğitim ve sağlık alanlarına yaptıkları toplumsal amaçlı yatırımlardan çok etkilendi. Zihninde yeni ufuklar açan gözlemlerini, “zamanı geldiğinde değerlendirmek üzere” hafızasına kaydederek ülkesine döndü.

Koç Üniversitesi Mütevelli Heyet Onursal Başkanı

Rahmi M. Koç

...

Çok iyi bir gözlemciydi Vehbi Bey; gördüğü ve enteresan bulduğu hususları zihninin bir köşesine yazardı. Bunlardan daha sonra pek söz etmese de unuttuğu anlamına gelmez, yıllar sonra bir bakardınız, yeni bir proje olarak gündeme getirmiş...

Artık zamanıdır: Vehbi Koç Vakfı

1951 yılında Maltepe’de gerçekleştirilen ve daha sonra Ankara Üniversitesi’ne devredilen öğrenci yurdu, Vehbi Koç’un ABD seyahatinden beri aklında olan sivil girişimlerinin ilk örneği oldu. “Sermaye bulunur, makine alınır, teknoloji transfer edilir; fakat iyi eğitilmiş insan gücü yoksa netice almak zordur” sözleri, zihninde olgunlaşmakta olan gelecek tasarılarının ilk işaretiydi.

1960 ve sonrasında bir yandan iş yatırımları sürerken, bir yandan da hayır işlerinin kendisinden sonra da devam etmesi için bir vakıf çatısı altında kurumsallaşmasının en iyi çözüm olacağına inandı. 1969 yılında kuruluşu gerçekleşen Vehbi Koç Vakfı, izleyen yıllarda eğitim, kültür ve sağlık ana başlıkları altında çok sayıda toplum yararına önemli yatırımlar gerçekleştirdi.

Maltepe öğrenci yurdu ve Vehbi Koç’un önderliğinde 205 hayırseverin katkılarıyla kurulan Türk Eğitim Vakfı’nın (1967) ardından VKV’nin kuruluşuyla sayısız öğrenci yurdu, eğitim parkı ve kütüphaneye destek verildi.

Aydınlık Bir Geleceğe Doğru İlk Adımlar

Vakıf çalışmaları hız kazanırken artık bir üniversite kurma fikri de Vehbi Koç’un zihninde filizleniyordu. 1984 yılında Eskişehir’de yaptığı bir konuşmasında, Cumhuriyet’in kuruluşunda bizzat yer almış bir kişinin, uygar bir geleceğe ancak iyi yetişmiş nesillerle varılacağı konusundaki düşünceleri seziliyordu: “Modern dünyanın gelişmiş ülkeleriyle aramızdaki farkı kapatabilmemiz ve gelecek için hazır olmamız için, gençlerimizi elimizden gelen en iyi şekilde eğitmemiz gerekmektedir.”

Mütevelli Heyet Başkanı

Ömer M. Koç

...

Sanayi şirketleri de bir nevi insana yatırım, çünkü insana ekmek sağlayan ve ekonomiye katkısı olan kuruluşlar... Ama üniversite, doğrudan insanı yetiştirip topluma kazandıran bir müessese ve Vehbi Koç buna çok gönül verdi; başından itibaren en büyük destekçisi kendisi oldu...

Vehbi Koç çok geçmeden fikirlerine önem verdiği insanlarla temas kurup bilgi alışverişi yapmaya başladı; uluslararası nitelikte örnek bir üniversite kurmak üzere harekete geçti.

Koç Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi

Suna Kıraç

...

Bir konuda karar vermeden önce, kendisi iyice öğrenmeye çalışır; sonra fikrine güvendiği insanlara danışır; bu da yetmez, esaslı bir araştırma yaptırırdı. O konuda toplumda kendini göstermiş ve temayüz etmiş kişilerin fikrini almayı ihmal etmezdi...