Kasım 2006… Sarıyer’den bindiğim minibüsten ana kapıda inmiş, o yolu nasıl yürüyeceğimi düşünürken Güvenlik beklememi rica etti. Bir öğrenci arabası durdu yanımda. Şaşırmıştım, meğer bu bir gelenekmiş. İşletme 1. Sınıf öğrencisi Cansu, 11 senelik maceramın en başında ilk tanıştığım kişi oldu üniversitede. O birkaç dakikalık mesafede önümdeki eşsiz manzaranın keyfini çıkararak sohbet ettik. Mülakat stresim, heyecanım azaldı, rahatladım sayesinde.

Kampüse ait hatırladığım ilk anım bu… Ne şanslıyım ki daha sonra Cansu’nun mezuniyetinde görevli ekipte bulundum, ve yanına gidip ona teşekkür etme şansım oldu. Benim için kampüse ait en anlamlı hatıralar, mezuniyet törenleri sanırım. Yıllar içerisinde başvurularını aldığım, ders kayıtlarına yardım ettiğim öğrencilerin doktora cüppelerini giyip öğretim üyelerinin yanına oturmalarına, ilk doktor adaylarının isimlerinin okunmasına, ilk mezuniyet yağmuruna şahit olduğum için çok şanslıyım.

Yanılmıyorsam Sami Hoca’nın yazdığı bir benzetmedir; “Kibrit Kutusunda Üniversite/ University in a Matchbox”… Arşivine bizzat erişim şansım olduğu için İstinye günlerinden bu yana 25 senelik değişimi fotoğraflar üzerinden de olsa görebiliyorum. Ve gurur duyuyorum!

Nice 25 yıllara KU!